Sur’a ilk olarak
üflenmesiyle birlikte yer ve gök paramparça edilmiş ve evren ölmüştür. Canlı
hiçbir varlık kalmamıştır. Kuran’da bildirildiği gibi, “yer başka
bir yere, gökler de başka göklere dönüştürülmüştür”. (İbrahim Suresi, 48) Bu dönüşümden sonra mahşer günü
için hazırlanan ortamı Rabbimiz şöyle haber verir:
Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: “Benim Rabbim,
onları darmadağın edip savuracak”
“Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır.”
“Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek.”
(Taha Suresi, 105-107)
İşte hesap günü
insanların üzerinde dirilip, biraraya gelip, hesaplarını ve akıbetlerini
bekleyecekleri yer budur. Artık sıra insanların diriltilip tek olan, Kahhar
olan Allah’ın huzuruna çıkarılmalarına gelmiştir. Ve Sur’a ikinci kez üfürülür.
Dünya hayatında ahireti ve yeniden dirilişi inkar eden insan bir daha uyanmayı
hiç beklemediği kabrinin içinden dışarı atılır. Sur’a bu ikinci üfürülüş ve
insanların dirilmesi Kuran’da şöyle bildirilir:
Sur’a üfürüldü; böylece Allah’ın diledikleri dışında,
göklerde ve yerde olanlar çarpılıp-yıkılıverdi. Sonra bir daha ona üfürüldü,
artık onlar ayağa kalkmış durumda gözetliyorlar. Yer, Rabbinin nuruyla
parıldadı... (Zümer Suresi, 68-69)
Комментариев нет:
Отправить комментарий